Doliche’nin Tarihsel Gelişiminin Ana Hatları


Doliche kenti Keber Tepesi üzerinde kurulmadan binlerce yıl öncesine de burada insanlar yaşıyordu. Bugün hala çok etkili olan kaya çıkıntıları çevreden göç etmiş insan grupları için orta eski taş devrinde (yaklaşık olarak İ.Ö. 300.000) düzenli bir şekilde sığınak olarak kullanılmıştır. Mithraeumlarin girişinin kuzeyindeki alanda geçmiş olan yüzyılın 40’lı yıllarında Türk ekipleri tarafından gerçekleştirilmiş kazılarda yoğun bir şekilde bu erken evreye ait taş aletler bulmuştur. Çimşit Tepesi’nin çıkıntılarında ve teraslarında, Dülük Köyünün üst yanında da, buranın bir alet üretim yeri olduğunu gösteren, çok sayıda eski taş devrine ait taş kesikleri ve taş baltalar bulunmuştur. Bununla beraber Doliche/Dülük Anadolu’daki tanınan en eski yerleşim yerlerinden birisidir.

Anadolu’yu ve Doğu’yu fethetmiş olan Büyük İskender’in ölümünden sonra Gaziantep bölgesi Seleukitlerin bölgesi olmuştur. Burası, Büyük İskender’in bir generali olan ve Büyük İskender’in ölümünden sonra Küçük Asya’da, Suriye’de ve Orta Doğu’da hükümdarlık sürmüş olan kurucusu Seleukos’un adını almıştır. Büyük bir olasılıkla İmparator Seleukos Doliche kentini kurmuştur. Yer olarak oldukça elverişli bir alandaydı. Mezopotamya ve Anadolu’yu bir birine bağlayan önemli bir caddenin üzerinde, dehşetli bir alanın kenarında yer almaktaydı. Bunun yanı sıra yakınındaki Dülük Baba Tepesi’nde çok daha eski olan ve kuzey Suriye ile Anadolu’da tapınılan fırtına ve hava tanrısına adanmış bir Kutsal Alan yer almaktaydı. Bu tanrı yeni kent Doliche’nin ana tanrısı olmuştur. Bu kutsal alan, önceden tanınmış olduğu ve birçok insanı yakınına çektiği için kentin gelişimi için oldukça önemliydi.

Kentin daha erken tarihi ne yazık ki bilinmemektedir. Kesin olansa Doliche’nin İ.Ö. 1. yüzyılda artık Seleuidlere ait olmadığıdır. Artık İ.Ö. 2. yüzyılın ortalarında yeniden şekillenmiş olan ve Toroslar ile Fırat Nehri arasındaki bölgese yer almış olan Kommagene bölgesine aittir. Kommagene, dünyaca bilinen Nemrut Dağı’ndaki mezarın sahibi olan en önemli İmparator’u I. Antiochos’un yapıları ve yazıtları ile ün kazanmıştır. Hüküm sürdüğü bölgelerin birçok yerinde olduğu gibi İmparator Doliche Kutsal Alan’ında da kendisini tanrı olarak göstermiştir. Bugün Gaziantep Müzesinde korunan bir yazıt bunu kanıtlamaktadır.

Doliche Kommagene İmparatorluk bölgesine çok uzun bir vakit ait değildi. İ.Ö. 30 yılında Romalılar Doliche ve Zeugma’yı egemenliklerine almıştır. Romalıların egemenliği kentin gelişim dönemi demektir. Doliche’nin yer almış olduğu caddeye doğudan Roma İmparatorluğuna giden ticaretçiler gelmiştir. Romalıların, Partlara ve Perslere karşı yapmış oldukları birçok savaştan dolayı İmparatorluğun başka bölgelerinden savaş için askerler doğuya doğru yerleşmeleri gerekiyordu. Bu askerlerin birçoğu Doliche’nin tanrısına tapıyorlardı ve Latince, Jupiter Dolichenus diye adlandırıyorlardır. Askerler Roma İmparatorluğunun bütün bölgelerine bu dini taşımışlardır. Böylelikle Doliche tanrısı için adanmış tapınaklar bugün de İngiltere, Almanya, İtalya, İspanya ve de özellikle Tuna bölgesindeki ülkelerde görülmektedir. İ.S. 200’lerde Jupiter Dolichenus antik dünyanın en önemli tanrılarından birisiydi. Kent ve özellikle Dülük Baba Tepesi’nde yer alan Kutsal Alan Jupiter Dolichenus’un namından yararlanmaktaydı. Oldukça geniş ve bugün ulaşılır durumda olan kent nekropolünün 100 fazla mezarı ile bu dönemde oldukça üst varlıklı olduğunu göstermektedir. Fakat Doliche’nin yükseliş dönemi oldukça şiddetli sonlanmıştır. Pers Kralı I. Sapur birden fazla savaşta Romalıları yenmiş ve İ.S. 253 yılındaki bir sefer sırasında kenti tahrip etmiş ve büyük bir olasılıkla aynı dönemde Kutsal Alanı da tahrip etmiştir.

İ.S. 4. yüzyılda bütün bölge gibi Doliche de yavaştan kendini yeniden toparlamıştır. Bu arada Hıristiyanlık inancı yayılım göstermiştir. Jupiter Dolichenus Kutsal Alanı artık yoktu ve onun yerinde bir Hıristiyan bir manastır bulunmaktaydı. Doliche piskoposluk olmuştur. Günümüzde ziyaretçilere de açık olan iki tane kaya kilisesi Doliche’nin Hıristiyanlık dönemini sunmaktadır. Bu kaya kiliseleri antik taş ocağının batısında kent bölgesinin dışında, kent nekropolünün kenarında bulunmaktadır. İki kilise de 6. ve 9. yüzyılda inşa edilmiştir. Basamaklı Mağara olarak adlandırılan kilisenin girişini ortalayan iki merdiven özellikle etkilemektedir. Zengin bir dekorasyon sunmakta ve buna dâhil olan Suriye dilindeki yapı yazıtı koruna gelmiştir.

İ.S. 7. Yüzyılda Araplar Doliche’yi fethettiler ve kenti Bizans İmparatorluğuna karşı bir sınır kalesi haline getirmişlerdir. İ.S. 10. Yüzyılda Bizanslıları kenti geri fethedebilmeyi başarmışlardır. Doliche bu dönemde yerel yönetim merkezi olarak son bir defa mana kazanmıştır. İ.S. 1071 yılındaki Malazgirt savaşından sonra Arapların Doliche kentini geri fethetmeleriyle, kent 12. yüzyılda Haçlı Seferlerin atlı süvarileri tarafından istila edilmiş; fakat 1156 yılında Nurettin tarafından tamamen yıkılmıştır. Bundan sonra Doliche bölgenin temsili kenti olarak anlamını komşu olan Ayntab/Gaziantep’e vermiştir.